Prof Dr Saim Yılmaz
"Büyük varisler hamilelikten önce tedavi edilmelidir"
Hamilelik, varis oluşumu konusunda en önemli edinsel risk faktörlerinden birisidir. Bunun nedeni, bir yandan hamilelikte salgılanan hormonların toplardamarların tonusunu azaltarak onların genişlemesine yol açması, bir yandan da rahim içinde gittikçe büyüyen fetusun "Vena Kava" adı verilen karındaki ana toplardamara bası yapmasıdır. Bu iki mekanizma nedeniyle, hamilelik sırasında genetik yatkınlığı olan bireylerde daha önce olmayan venöz yetmezlik ve varis oluşabilir. Eğer hamilelikten önce venöz yetmezlik ya da varis var ise, hamilelik sırasında venöz yetmezlik şiddetlenir, mevcut varisler çok daha büyük hale gelebilir.
Hamilelik, özellikle ülkemizde sık görülen bir bir venöz yetmezlik tipi olan "pelvik" venöz yetmezliğin en önemli nedenidir. Bu venöz yetmezlikte, rahim çevresindeki bazı toplardamarlarda, en sık olarak da sol yumurtalık toplardamarında reflü (yetmezlik) oluşur ve bunun sonucu olarak rahim, yumurtalıklar ve vajina çevresinde büyük varisler meydana gelir. Rahim ve yumurtalıklar çevresindeki varisler dışarıdan görülmezler, ancak transvajinal renkli Doppler ultrason ile kolayca saptanabilirler. Vajina çevresindeki varisler ise gözle görülebilir ve kasığın iç kısmından bacaklara doğru uzanım gösterebilirler. Doğumdan sonra pelvik venöz yetmezlik ve vajinal varislerin bir kısmı geriler, bu nedenle hastaların doğumdan en az 6 ay sonra renkli Doppler ultrasonla değerlendirilmesi ve tedavi kararının bu incelemeye göre verilmesi gerekir.
Hamilelikte sık karşılaşılan bir başka toplardamar problemi de varislerin pıhtılaşmasıdır. Yukarıda bahsettiğimiz hamilelikte varis ve venöz yetmezlik oluşumuna neden olan faktörler, aynı zamanda hamilelikte toplardamarlarda pıhtı oluşumuna da yardımcı olurlar. Bu nedenle, hamilelik sırasında derin ya da yüzeyel toplardamarlarda pıhtı oluşma ihtimali normal dönemlere göre daha yüksektir. Ciltten çıkıntı yapan büyük varislerde kan akımının çok az ve yavaş olması da pıhtı oluşumunu tetikleyebilir. Bu iki faktörün bir araya gelmesiyle, hamilelikte varislerde ya da ana yüzeyel toplardamarlarda pıhtılaşma (yüzeyel ven trombozu) oldukça sık görülür.
Yüzeyel ven trombozu hamile bir bayanda ciddi problemler yaratabilir:
1. Nadiren de olsa pıhtı akciğere gidebilir ve hayati risk yaratabilir (pulmoner emboli).
2. Pıhtılaşan damarda iltihaba bağlı ağrı, sertlik ve kızarıklık oluşur, hastaya ciddi rahatsızlık verebilir.
3. Pıhtıyı eritmek için kullanılan kan sulandırıcı iğneler doğumu yaklaşan bir gebede çocuk ve anne açısından kanama riski yaratabilir.
4. Ana damar ve varislerin içindeki pıhtı, lazer ve köpük gibi tedavilerin etkili olmasına engel olur. Bu nedenle, pıhtılaşmış damarlar bu yeni yöntemlerle tedavi edilemeyebilirler.
Bu nedenlerden dolayı, hamile kalmayı planlayan bayanların bacaklarında varis var ise mutlaka güvenilir bir merkezde renkli Doppler ultrason yaptırmaları, venöz yetmezlik ve büyük varis saptanırsa da hamilelikten önce tedavi olmaları önerilir. Hamilelikte oluşan varislerin de yine renkli Doppler ile incelenmesi ve gerek varsa hamilelik süresince koruyucu amaçlı kan sulandırıcı iğne kullanılması uygun olacaktır. Bu tür hastalarda, hamilelikten 6 ay sonra Doppler ultrasonun tekrarlanmasını ve venöz yetmezlik devam ediyorsa tedavi planlanmasını öneriyoruz.