top of page

Prof Dr Saim Yılmaz

"Variste, DVT şüphesinde venografi gerekebilir"

Venografi, kısaca toplardamar anjiosu olarak tanımlanabilir. Vücudun bir çok bölgesinde venografi filmi çekilebilir, ancak en sık bacak toplardamarlarını görüntülemek için kullanılır. Klasik bacak venografisinde, ayak bileğinden bir branül ya da kelebek iğnesiyle toplardamara girilir ve tüm toplardamar sistemini boyayan bir ilaç (kontrast madde) enjekte edilir. Ayak bileği ve kasığa turnike tatbik edilerek boyanın derin venleri doldurması sağlanır. Klasik venografi ile, ayaktan göbeğe kadar yüzeyel ve derin tüm venler görüntülenebilir, bu venlerde kısmi ya da tam tıkanıklık varsa ortaya çıkarılabilir. Bazı durumlarda, bacağın tümü değil de, sadece kasık ile göbek arasındaki toplardamarları görüntülemek gerekebilir. İliak venografi adı verilen bu venografide, kasıktan ultrason rehberliğinde toplardamara girilerek kontrast madde verilir ve bu bölgedeki venler incelenir.

Eskiden toplardamarları incelemek için en sık kullanılan yöntem olan venografi, renkli Doppler ultrasonun yaygınlaşması nedeniyle, günümüzde nadiren uygulanmaktadır. Klasik venografi, renkli Doppler ultrasonla derin venlerde şüpheli bir görünüm izlenirse, onu aydınlatmak için kullanılır. Bu anlamda, derin venleri renkli Dopplerden daha ayrıntılı gösterebilir. İliak venografi ise, kasık bölgesindeki toplardamarlarda bir tıkanıklıktan şüphelenilirse, hem tanı hem de balon ve stentle tedavi için uygulanmaktadır. 

Bazı hastalarda, derin venleri daha iyi incelemek için venografi gerekebilir.

VENOGRAFİ

bottom of page